3 Mart 2015 Salı

Dhbt İTİKAT SORU CEVAP

İTİKAT SORU CEVAP
S.1-Hak Dinin Tarifi Nedir?
C.1- Din akıl sahibi insanları kendi tercihleriyle bizzat hayırlı olan şeylere götüren ilâhî bir kanundur.(İlmihal
I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.4)
S.2-Dinin Kurucusu Kimdir?
C.2-Dinin kurucusu Allahtır. Allahtan başka kimsenin din kurma yetkisi yoktur.( İlmihal I, s.9)
S.3-Dinin Muhatabı Kimdir?
C.3-Dinin muhatabı akıl sahipleridir. Yani dinin hükümleriyle ancak akıl sahibi kimseler mükelleftir. (İlmihal I s.9)
S.4-Dinin Gayesi Nedir?
C.4-Dinin gayesi; İnsanları dünya ve ahrette mutlu kılmaktır.(a.g.e. s.9)
S.5-İslam Dininin Özellikleri Nelerdir?
C.5-1) İslam Dini son dindir.
2)İslam Dininin itikat, ibadet ve ahlakla ilgili değişmeyen esasları vardır.
3)İslam evrensel bir dindir. (a.g.e, s.13-15)
S.6-Mezhep Nedir?
C.6-Sözlükte mezhep gidilen yol demektir. Terim olarak; bir dinin, bilginleri arasındaki yorum farklarından
meydana gelen
görüşleri demektir. (a.g.e, s.16)
S.7-İslam’da mezhepler kaça ayrılır?
C.7-İslam’daki mezhepler itikadi ve ameli olmak üzere ikiye ayrılır. .(a.g.e, s.16)
S.8-Ehl-i Sünnetin itikaddaki mezhepleri hangileridir?
C.8- Ehl-i Sünnetin itikaddaki mezhepleri şunlardır: Selefiyye, Matüridiyye ve Eş’ariyye. (a.g.e, s.17)
S.9-Dini hükümlerin kaynakları (edille-i şer’iyye) nelerdir?
C.9- Dini hükümlerin dayandığı kaynaklar; kitap, sünnet, icma ve kıyas olmak üzere dörttür. (a.g.e, s.20)
S.10-Sünnet nedir?
C.10-Sünnet sözlükte yol ve adet demektir. Terim olarak ise; Peygamberimizin Kur’an’dan başka söz ve
davranışlarıdır. (a.g.e,
s.21)
S.11-Sünnet Kaç kısımdır?
C.11-Sünnet üç kısımdır. Bunlar:
1-Kavli Sünnet: Peygamberimizin sözleri demektir.
2-Fiili Sünnet: Peygamberimizin davranışları demektir.
3-Takriri Sünnet: Peygamberimizin, bir müslümanın yapmış olduğu bir iş veya söylemiş olduğu bir sözden
haberdar olduğu halde buna karşı çıkmaması ve onu sükûtla karşılamasıdır. (a.g.e, s.21)
S.12-Fıkıh âlimleri sünneti hüküm itibariyle kaça ayırmışlardır?
C.12- Fıkıh âlimleri sünneti hüküm itibariyle ikiye ayırmışlardır:
a)Sünen-i Hüda (Sünnet-i Hüda) b)Sünen-i Zevaid(Sünnet-i Zavaid .(a.g.e. s.22-23)
S.13-İcma ne demektir?
C.13-İcma sözlükte birleştirmek, bir konuda fikir birliği etmek anlamına gelir. Dindeki anlamı ise, İslam
âlimlerinin
peygamberimizden sonraki bir dönemde dini bir meselenin hükmü üzerinde ittifak (fikir birliği)etmeleridir.
(a.g.e, s.23)
S.14-Kıyas ne demektir?
C14-Kıyas sözlükte, bir şeyi başka bir şeyle ölçmek ve iki şey arasındaki benzerlikleri belirlemektir. Dindeki
anlamı ise; Kitap,
sünnet veya icmada hükmü bulunmayan herhangi bir meseleye, aralarındaki illet birliği sebebiyle bu
kaynaklardan birinde yer
alan konunun hükmünü vermek demektir. (a.g.e, s.23-24)
S.15-İman kaç kısma ayrılır?
C.15-İman icmali ve tafsili olmak üzere iki kısma ayrılır. (a.g.e, s.25)
S.16-İcmali imanı tarif ediniz?
C.16-İcmali iman İnanılacak şeylere kısaca ve toptan inanmak demektir. İmanın en özlü ve en kısa şekli olan
icmâlî iman, tevhid
ve şehadet kelimelerinde özetlenmiştir.
S.17-Tafsili imanı tarif ediniz?
C.17- İnanılacak şeylerin her birine, açık ve geniş şekilde, ayrıntılı olarak inan¬maya tafsîlî iman denilir.
S.18-Taklidi imanı tarif ediniz?
C.18- Delillere dayalı olmaksızın sadece çevrenin telkini ile meydana gelen ve âdeta kişinin İslâm toplumunda
doğup büyümüş
olmasının tabii sonucu olarak gözüken imana taklîdî iman denilir. Ehl-i sünnet bilginlerinin çoğuna göre bu tür
iman geçerli
olmakla beraber, kişi imanı aklî ve dinî delillerle güçlendirmediğinden dolayı sorumludur.
S.19-Tahkiki imanı tarif ediniz?
C.19- Delillere, bilgiye, araştırma ve kavramaya dayalı imana ise tahkîkî iman denir. Aslolan her müslümanın
tahkîkî imana
sahip olması, neye, niçin ve nasıl inandığının bilincini taşımasıdır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.71)
S.20-İman artar veya eksilir mi?
C.20- İman, inanılması gereken hususlar (iman esasları) açısından artmaz ve eksilmez.
İman, güçlü veya zayıf olma açısından farklılık gösterir. Kiminin imanı kuvvetli kiminin zayıftır. Kiminin imanı
tam anlamıyla içine
sinmiş, kimininki yüzeysel kalmıştır. Kur'ân-ı Kerîm'deki“Müminler ancak onlardır ki, Allah anıldığı zaman
yürekleri titrer.
Allah'ın âyetleri kendilerine okunduğu zaman bu onların imanını artırır.” anlamındaki âyetler ile bu konudaki
hadisler, imanın kuvvet, kalbin derinliklerine nüfuz yönüyle farklı seviyelerde olabileceğini göstermektedir.
(İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.73)
S.21- İnsanlar tasdik ve inkâr açısından kaç gruba ayrılır?
C.21- İnsanlar tasdik ve inkâr açısından üç grupta incelenebilirler:1-Mümin 2- Kafir 3-Münafık (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998,
s.77)
S.22-Sıfatı Nefsiyye Nedir?
C.22-Vücud sıfatı sfat-ı nefsiyyedir.
S.23-Vücud ne demektir?
C.23- Vücûd. “Var olmak” demektir. Vücûdun zıddı olan yokluk Allah hakkında düşünülemez.
S.24-Sıfat-ı selbiyye nedir?
C.24-Sıfat-ı Selbiyye: "Vahdaniyet, Bekâ, Kıyam bi nefsihi, Kıdem ve Muhalefetü'n li'l havadis" olmak üzere
beştir.
S.25-Kıdem ne demektir?
C.25- Kıdem. “Ezelî olmak, başlangıcı olmamak” demektir.
S.26-Beka ne demektir?
C.26- Beka. “Varlığının sonu olmamak, ebedî olmak” demektir.
S.27-Vahdaniyet ne demektir?
C.27-Vahdâniyyet. “Allah Teâlâ'nın zâtında, sıfatlarında ve fiillerinde bir ve tek olması, eşi,benzeri ve ortağının
bulunmaması”
demektir.
S.28- Muhalefettin li'l-havâdis ne demektir?
C.28- Muhalefettin li'l-havâdis. “Sonradan olan şeylere benzememek” demektir.
S.29-Kıyam bi-nefsihî ne demektir?
C.29-Kıyam bi-nefsihî. “Varlığı kendiliğinden olmak, var olmak için bir başka varlığa ihtiyaç duymamak”
demektir. (İlmihal
I,T.D.V yay.,İst.1998, s.88)
S.30-Hayat ne demektir?
C.30- Hayat. “Diri ve canlı olmak” demektir.
S.31- İlim ne demektir?
C.31-İlim. “Bilmek” demektir. Allah her şeyi bilendir. S.32-Semi ne demektir?
C.33-Semi'. “İşitmek” demektir. Allah işiticidir.
S.34-Basar ne demektir?
C.34-Basar. “Görmek” demektir. Yüce Allah her şeyi görücüdür.
S.35-İrade ne demektir?
C.35-İrade. “Dilemek” demektir. Allah dileyicidir.
S.36-Kudret ne demektir?
C.36-Kudret. “Gücü yetmek” demektir. Allah sonsuz bir güç ve kudret sahibidir.
S.37-Kelam ne demektir?
C.37-Kelâm. “Söylemek ve konuşmak” demektir. Allah konuşan varlıktır.
S.38-Tekvin ne demektir?
C.38-Tekvin. “Yaratmak, yok olanı yokluktan varlığa çıkarmak” demektir. (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.89-91)
S.39-Melek ne demektir?
C.39- Sözlükte “haberci, elçi, güç ve kuvvet” anlamlarına gelen melek, Allah'ın emriyle çeşitli görevleri yerine
getiren, gözle
görülmeyen nûrânî ve ruhanî varlıktır. . (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.92)
S.40- Meleklerin Mahiyeti hakkında bilgi veriniz?
C.40-Melekler duyu organlarıyla algılanamayan, gözle görülmeyen, sürekli Allah'a kulluk eden, asla günah
işlemeyen, nûrânî ve
ruhanî varlıklardır^Bu sebeple onlar hakkındaki tek bilgi kaynağı âyetler ve sahih hadislerdir. Onun ötesinde bir
şey söylemek
mümkün değildir(İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.92)
S.41-Suhuf nedir hangi peygambere kaç sahife gönderilmiştir?
C.41- Sahife kelimesinin çoğulu olan suhuf, dar bir çevrede, küçük topluluklara, ihtiyaçlarına cevap verebilecek
şekilde indirilen
birkaç sayfadan oluşmuş küçük kitap ve risalelere denilir. Sayfaların sayısı 100 olup şu peygamberlere
indirilmiştir; Hz. Âdem'e
10 sayfa, Hz. Şît'e 50 sayfa, Hz. İdrîs'e 30 sayfa, Hz. İbrahim'e 10 sayfa. Bugün bu sayfalardan elimizde hiçbir
şey yoktur. (İlmihal
I,T.D.V yay.,İst.1998, s.101-102)
S.42-Tevrat ne anlama gelir ve hangi Peygambere gelmiştir?
C.42-Tevrat İbrânîce bir kelime olup “kanun, şeriat ve öğreti” anlamlarına gelir. Hz. Musa'ya indirilmiştir. S.43-
Zebur ne anlama gelir ve hangi Peygambere gelmiştir?
C.43-Zebur: Kelime olarak “yazılı şey ve kitap” anlamına gelir. Hz. Davud'a indirilmiş olan ilâhî kitabın adıdır.
S.44-İncil ne anlama gelir ve hangi Peygambere gelmiştir?
C.44- İncil kelime olarak “müjde, tâlim ve öğretici” anlamına gelir. Hz. İsa’ya indirilmiştir.
S.45-Hz. İsa hangi kavme peygamber olarak gönderilmiştir?
C.45- Hz. İsa İsrâiloğulları'na peygamber olarak gönderilmiştir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.101-102)
S.46-Kuran’ın anlamı nedir?
C.46-Kur’an: Sözlükte “toplamak, okumak, bir araya getirmek” anlamına gelen Kur'an terim olarak şöyle tarif
edilir:“Hz.
Peygamber'e indirilen, Mushaflarda yazılı, Peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş,
okunmasıyla ibadet
edilen, insanlığın benzerini getirmekten âciz kaldığı ilâhî kelâmdır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.101-102)
S.47-Resül ne demektir?
C.47- Terim olarak resul , yeni bir kitap ve yeni bir şeriatla insanlara gönderilen peygambere denilir. (İlmihal
I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.106)
S.48-Sıdk ne demektir?
C.48-Sıdk. “Doğru olmak” demektir. Her peygamber doğru sözlü ve dürüst bir insandır.
S.49-Emanet ne demektir?
C.49-Emanet. “Güvenilir olmak” dernektir. Peygamberlerin hepsi emin ve güvenilir kişilerdir.
S.50-İsmet ne demektir?
C.50-İsmet. “Günah işlememek, günahtan korunmuş olmak” demektir. Peygamberler hayatlarının hiçbir
döneminde şirk ve
küfür sayılan bir günahı işlemedikleri gibi özellikle peygamberlikten sonra kasten günah işlememişlerdir.
S.51-Fetanet ne demektir?
C.51-Fetânet. “Peygamberlerin akıllı, zeki ve uyanık olmaları” demektir.
S.52-Tebliği ne demektir?
C.52-Tebliğ. “Peygamberlerin Allah'tan aldıkları buyrukları ve yasaklan ümmetlerine eksiksiz iletmeleri”
demektir. . (İlmihal
I,T.D.V yay.,İst.1998, s.109)
S.53- Kur'an'da adı geçen peygamberleri sayınız?C.53- Kur'an'da adı geçen peygamberler şunlardır: Âdem,
İdrîs, Nûh, Hûd, Salih, Lût, İbrahim, İsmail, İshâk, Ya'kub, Yûsuf,
Şuayb, Hârûn, Mûsâ, Dâvûd, Süleyman, Eyyûb, Zülkifl, Yûnus, İlyâs, Elyesa', Zekeriyyâ, Yahya, İsâ, Muhammed.
Bunlardan başka
Kur'an'da üç isim daha zikredilmiştir. Fakat onların peygamber mi, velî mi oldukları konusunda fikir ayrılığı
vardır. Bunlar Üzeyir,
Lokman ve Zülkarneyn'dir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.110)
S.54- Mucize nedir?
C.54-Sözlükte “insanı âciz bırakan, karşı konulmaz, olağan üstü, garip ve tuhaf şey” anlamlarına gelen mucize,
terim olarak
“yüce Allah'ın, peygamberlik iddiasında bulunan peygamberini doğrulamak ve desteklemek için yarattığı,
insanların benzerini
getirmekten âciz kaldığı ve olağan üstü olay” diye tanımlanır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.113)
S.55-İrhas nedir?
C.55- İrhâs. Peygamber olacak şahsın, henüz peygamber olmadan önce gösterdiği olağan üstü durumlardır.
Hz. İsâ'nın beşikte
iken konuşması gibi. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.115)
S.56-Keramet nedir?
C.56- Keramet. Peygamberine gönülden bağlı olan ve ona titizlikle uyan velî kulların gösterdikleri olağan üstün
hallerdir.
(İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.115)
S.57-Meunet nedir?
C.57- Meûnet. Yüce Allah'ın velî olmayan bir müslüman kulunu, darda kaldığı veya sıkıntıya düştüğü zaman,
olağan üstü bir
şekilde bu darlık ve sıkıntıdan kurtarmasıdır. Meûnet. Yüce Allah'ın velî olmayan bir müslüman kulunu, darda
kaldığı veya
sıkıntıya düştüğü zaman, olağan üstü bir şekilde bu darlık ve sıkıntıdan kurtarmasıdır. (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.115)
S.58-İstidrac nedir?
C.58- İstidrac. Kâfir ve günahkâr kişilerden arzu ve isteklerine uygun olarak meydana gelen olağan üstü
olaydır. (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.115)
S.59-Olağanüstü bir durum olan İhanet ne demektir?
C.59- İhanet. Kâfir ve günahkâr kişilerden, arzu ve isteklerine aykırı olarak meydana gelen olaydır. Meselâ,
peygamberlik
taslayan inkarcılardan Müseylime, tek gözü kör olan bir adama, iyi olsun diye dua etmiş, bunun üzerine adamın
öbür gözü de
kör olmuştur. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.115)
S.60-Peygamberimizin en büyük mucizesi nedir?
C.60-Peygamberimizin en büyük mucizesi Kur’an’dır. Kur'an her çağdaki akıl sahibi insana hitap eden, akıllara
durgunluk
verecek derecede büyük ve ebedî bir mucizedir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.115)
S.61-Peygamberimizin hissi mucizelerinden üç tanesini sayınız?
C.-61
a) Bir gecenin çok kısa bir anında Mescid-i Harâm'dan, Mescid-i Aksâ'ya gitmesi ile başlayan İsrâ ve mi'rac
mucizesi.
b) Ayın iki parçaya ayrılması. c) Taşın Hz. Peygamberle konuşması. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.116)
S.62-Ahiret ne demektir?
C.62- Âhiret, sözlükte “son, sonra olan ve son gün” anlamlarına gelir.
Terim olarak âhiret, İsrafil'in (a.s.) Allah'ın emriyle, kıyametin kopması için sûra ilk defa üflemesiyle başlayacak
olan ebedî
hayata denilir. İsrafil (a.s.) sûra ikinci defa üfleyince insanlar diriltilip hesaba çekilecek, sonra dünyadaki iman
ve amellerine
göre ceza ve mükâfat görecek, cennetlikler cennete, cehennemlikler cehenneme girecek ve orada
kalacaklardır. (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998, s.117)
S.63-Kıyamet alametleri kaça ayrılır?
C.63- Kıyamet alâmetleri, insan iradesine bağlı olması veya olmaması, kıyametin kopuşuna çok yakın bulunup
bulunmaması
durumu göz önünde tutularak iki başlık altında incelenir: Küçük alâmetler, büyük alâmetler. Alâmetlerin büyük
veya küçük diye
nitelenmeleri önemlerinden dolayı değil, açıklanan sebepten dolayıdır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.123)
S.64-Kıyametin küçük alametlerinden bazılarını sayınız?
C.64- Küçük Alâmetler. Dinî emirlerin ihmal edilmesi ve ahlâkın bozulması gibi insan iradesine bağlı olarak
meydana gelecek
olan olaylardır. Bazı küçük alametler şunlardır: Peygamberimiz’in gönderilmesi ve onunla peygamberliğin sona
ermesi, ilmin
ortadan kalkıp bilgisizliğin artması, şarap içme ve zinanın açıkça yapılır olması, ehliyetsiz insanların söz sahibi
olması, adam
öldürme olaylarının artması, dünya malının bollaşması, zekât verecek fakirin bulunmaması gibi olaylar
kıyametin küçük
alâmetlerinin bazılarıdır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.123)
S.65-Kıyametin büyük alametlerini sayınız?
C.65-Duman, Deccal, Dâbbetü'1-arz, Güneşin batıdan doğması, Ye'cûc ve Me'cûc'ün Çıkması, Hz. İsâ'nın Gökten
İnmesi, Yer
Çöküntüsü, Ateş Çıkması.
S.66-Kıyametin büyük alametlerinden Duman nedir?
C.66- Duman. Müminleri nezleye tutulmuş gibi bir duruma getiren ve kâfirleri sarhoş eden bir dumanın çıkışı ve
bütün
yeryüzünü kaplaması.
S.67-Kıyametin büyük alametlerinden Deccal nedir?
C.67- Deccâl. isminde bir şahıs çıkacak ve Tanrılık iddiasında bulunacak, istidrâc denilen bazı olağan
üstülükler gösterecek ve
Hz. İsâ tarafından öldürülecektir.
S.68- Kıyametin büyük alametlerinden Dâbbetü'1-arz nedir?
C.68- Dâbbetü'1-arz. Bu isimde bir canlı çıkacak, yanında Hz. Musa'nın asâsı ve Hz. Süleyman'ın mührü
bulunacak, asâ ile
müminin yüzünü aydınlatacak, mühür ile kâfirin burnunu kıracak, böylelikle müminlerin ve kâfirlerin tanınmaları
sağlanacaktır.
S.69- Kıyametin büyük alametlerinden Güneşin Batıdan Doğması nedir?
C.69-Güneşin Batıdan Doğması. Evrenin tek hâkimi Allah'ın emriyle güneş batıdan doğacak, bu olaydan sonra
iman edenlerin imanı, kendilerine hiçbir fayda vermeyecektir.
S.70- Kıyametin büyük alametlerinden Ye'cûc ve Me'cûc'ün Çıkması nedir?
C.70-Ye'cûc ve Me'cûc'ün Çıkması. Bu isimde iki topluluğun yeryüzüne dağılarak bir süre bozgunculuk
yapmaları da kıyametin
bir başka büyük alâmetidir.
S.71- Kıyametin büyük alametlerinden Hz. İsâ'nın Gökten İnmesi nedir?
C.71-Hz. İsâ kıyametin kopmasına yakın gökten inecek, insanlar arasında adaletle hükmedecek, Hz.
Peygamber'in dini üzere
amel edecek, deccâli öldürecek, sonra da ölecektir.
S.72- Kıyametin büyük alametlerinden Yer Çöküntüsü nedir?
C.72- Biri doğuda, biri batıda, biri de Arap yarımadasında olmak üzere üç yer çöküntüsü meydana gelecektir.
S.73- Kıyametin büyük alametlerinden Ateş Çıkması nedir?
C.73- Hicaz taraflarında büyük bir ateş çıkacak ve her tarafı aydınlatacaktır.
(İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.123-124)
S.74-Ba’s ne demektir?
C.74-“Öldükten sonra tekrar dirilmek” anlamına gelen ba's, âhiret hayatının en önemli devrelerinden biridir.
Kıyametin
kopmasından sonra İsrafil (a.s.) sûra ikinci defa üfürecek ve bütün canlı yaratıklar tekrar diriltileceklerdir. Ehl-i
sünnet inancına
göre tekrar diriliş, hem beden hem de ruh ile olacaktır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.125)
S.75- Haşir ve mahşer ne demektir?
C.75-Sözlükte “toplanmak, bir araya gelmek” demek olan haşir, terim olarak yüce Allah'ın insanları hesaba
çekmek üzere tekrar
dirilişten sonra bir araya toplamasıdır. İnsanların toplandıkları yere mahşer veya arasât denir. (İlmihal I,T.D.V
yay.,İst.1998,
s.126)
S.76- Mîzan ne demektir?
C.76- Sözlükte “terazi” anlamına gelen mîzan, âhirette hesaptan sonra herkesin amellerinin tartıldığı ilâhî
adalet ölçüsüdür. İç
yüzü bizce bilinemeyen mîzan, dünyadaki ölçü aletlerinin hiçbirine benzemez. Tartıda iyilikleri kötülüklerinden
ağır gelenler
kurtuluşa erecek, hafif gelenler ise cehenneme gideceklerdir. Cehenneme gidenlerden mümin olanlar, işlediği
suçun karşılığı
olan cezayı çektikten sonra oradan çıkarılıp cennete girdirileceklerdir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.128)
S.77- Sırat ne demektir?
C.77- Sırat cehennemin üzerine uzatılmış bir yoldur. Herkes buradan geçecektir. Müminler yaptıkları
amellerine göre kimi
süratli, kimi daha yavaş olarak bu yoldan geçecek, kâfirler ve günahkârlar ise ayakları sürçerek cehenneme
düşeceklerdir.
Sıratın nasıl bir şey olduğuna dair sahih hadislere rastlamak mümkün değildir. Peygamberimiz bir
hadislerinde, cehennemin
üzerine kurulacak sırattan ilk geçenin kendisi ve ümmeti olacağını, insanların iyi amelleri sayesinde oradan
süratle
geçeceklerini bildirmiştir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.128)S.78- Şefaat ne demektir?
C.78- Âhirette bütün peygamberlerin Allah'ın izniyle şefaat etmeleri haktır ve gerçektir. Şefaat demek, günahı
olan müminlerin
günahlarının bağışlanması, olmayanların daha yüksek derecelere erişmeleri için peygamberlerin ve Allah
katındaki dereceleri
yüksek olanların Allah'a yalvarmaları ve dua etmeleri demektir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.128)
S.79- A'râf ne demektir?
C.79-“Dağ ve tepenin yüksek kısımları” anlamına gelen a'râf, cennetle cehennemin arasında bulunan sûrun ve
yüksek kısmın
adıdır. Bilginler, a'râf ve a'râflıkların kimler olacağı konusunda farklı iki görüşe sahip olmuşlardır:
1. Herhangi bir peygamberin tebliğini duymamış olarak ölen insanlarla, küçükken ölen müşrik çocukları a'râfta
kalacaklardır.
2. A'râflıklar, iyi ve kötü amelleri eşit olan müminlerdir. Bunlar cennete girmeden önce cennetle cehennem
arasında bir süre
bekletilecekler, sonra Allah'ın lutfuyla cennete gireceklerdir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.128)
S.80-Kaza ve Kader ne anlama gelir?
C.80- Kader sözlükte “ölçü, miktar, bir şeyi belirli ölçüye göre yapmak ve belirlemek” anlamlarına gelir. Terim
olarak “yüce
Allah'ın, ezelden ebede kadar olacak bütün şeylerin zaman ve yerini, özellik ve niteliklerini, ezelî ilmiyle bilip
sınırlaması ve
takdir etmesi” demektir. Sözlükte “emir, hüküm, bitirme ve yaratma” anlamlarına gelen kaza, Cenâb-ı Hakk'ın
ezelde irade
ettiği ve takdir buyurduğu şeylerin zamanı gelince, her birisini ezeli ilim, irade ve takdirine uygun biçimde
meydana getirmesi
ve yaratmasıdır. Kaza Allah'ın tekvîn sıfatı ile ilgili bir kavramdır. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.133)
S.81-Tevekkül ne demektir?
C.81-Sözlükte “güvenmek, dayanmak, işi başkasına havale etmek” anlamlarına gelen tevekkül terim olarak,
hedefe ulaşmak
için gerekli olan maddî ve manevî sebeplerin hepsine başvurduktan ve yapacak başka bir şey kalmadıktan
sonra Allah'a dayanıp
güvenmek ve ondan ötesini Allah'a bırakmak demektir. (İlmihal I,T.D.V yay.,İst.1998, s.137)
S.82-Haberî sıfatlar nelerdir?
C82-.Haberî sıfatlar; Allah'ın eli, yüzü, gözü, gelmesi, inmesi ve yakın olması gibi âyet ve hadislerde geçen
sıfatlardır. Allah
yaratıklarından hiç birine benzemez. Dolayısıyla Allah'ın elini, yüzünü, gözünü ve gelmesini insanların eli, yüzü,
gözü ve gelmesi
gibi düşünemeyiz.
Bir kısım İslâm âlimleri, Kur'ân'da Allah'ın elinden, yüzünden, gözünden ve gelmesinden söz etmektedir. Biz,
bunların
mahiyetini, nasıl olduklarını bilemeyiz, çünkü Allah bize bildirmemiştir. Biz sadece bu sıfatlarını kabul ederiz.
Allah'ın eli, yüzü,
gözü gibi sıfatları vardır. Fakat bunlar; bizim elimiz, yüzümüz, gözümüz gibi değildir. Bu sıfatların
keyfiyetlerinden, nasıl
olduklarından bahsetmeyiz şeklinde görüş beyan etmişlerdir.
Bir kısım İslâm âlimleri ise Allah'ın el, yüz, göz, arşa istiva ve gelmesi gibi niteliklerini yorumlamış ve tevil
etmişlerdir. Bu
âlimlerin yorumlarına göre, Allah'ın elinden maksat, gücü, kudreti ve nimetidir. Allah'ın yüzünden maksat O'nun
zatı ve
rızasıdır. Allah'ın gözünden maksat, ilmi, yardımı, himayesi, gözetimi ve denetimidir. Allah'ın gelmesinden
maksat emrinin
gelmesidir. Allah'ın arşı istivasından maksat; arşı istila etmesi ve arşa hâkim olmasıdır. Allah'ın inmesinde
masat, nimet ve
rahmetinin inmesidir. Allah'ın yakın olmasından maksat, af, merhamet ve yardımının yakın olmasıdır. Allah'ın
beraber
olmasından maksat, O'nun kullarının her halini görmesi, bilmesi, murakabesi, ve onlara yardım etmesidir.(Dini
Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.83-Habîr ne demektir?C.83-Allah'ın sıfatı olarak habîr; her şeyden haberdar olan, gizli ve açık hiçbir şey
kendisinden gizli olmayan, bütün sırları, işlerin
iç yüzünü bilen, haber veren demektir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.84-Hablullah ne demektir?
C. 84-Hablullah ile kasıt, hak din İslâm'dır. Yani Hablullah Kur’ân ve Sünneti, Allah ve Peygambere itaati ifade
eder. .(Dini
Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.85-Hakka'l-yakîn ne demektir?
C.85-Yaşayarak elde edilen bilgidir. Kalp ile sezilip bizzat duyulan ve basiretle müşahade olunarak yaşanmak
suretiyle hasıl olan
bilgi mertebesidir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.86-Hamele-i arş ne demektir?
C.86-Sözlükte "arşın taşıyıcıları" anlamına gelen "hamele-i arş", Allah'ın arşını taşıyan meleklerin adıdır. .(Dini
Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.87-Havkale ne demektir?
C.87-Lâ havle ve lâ kuvvete illa bi'l-ilâhî'l-alîyyi'l-azîm = (güç ve kuvvet ancak Yüce ve büyük olan Allah ile vardır)
cümlesini
söylemeye denir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.88-Havzı- kevser ne demektir?
C.88-Kıyamet gününde Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)'e verilecek olan havuzun adıdır. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.89-Hayiy ne demektir?
C.89-Allah'ın sıfatı olarak hayiy çirkinlikleri bulunmayan; bağış, nimet ve ihsanı terk etmeyen demektir.
İnsanlardaki utanma
anlamında değildir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.90-Hayru'l-fâsılîn ne demektir?
C.90-Hakkı batıldan, suçsuzu suçludan, haklıyı haksızdan, iyiyi kötüden ayıranların en hayırlısı anlamına gelen
bu tâbir, Allah'ı
tanıtan vasıflardan biridir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.91-Hayru'l-ğâfirîn ne demektir?
C.91-Allâh'ın sıfatlarından biri olup, bağışlayanların en hayırlısı demektir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.92-Hayru'l-hâkimin ne demektir?
C.92-Allâh'ın sıfatlarından biri olup, hâkimlerin en hayırlısı demektir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.93-Hayru'l-mâkirîn ne demektir?
C.93"tuzak kuranların en hayırlısı" anlamındadır.
Allah'ın mâkîr vasfı, O'nun hile ile aldattığı anlamında değil, hile ile kötülük yapanları, bilemeyecekleri ve
anlayamayacakları cihetten daha şiddetli cezalandırması demektir. Allah'ın hile ve tuzak kurmaya ihtiyacı
yoktur. Onun her şeye gücü
yeter.Allah'ın bu sıfatı, sadece hile ve tuzak ile kötülük yapanlara yöneliktir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.94-Hayru'n-nâsırîn ne demektir?
C.94-Allâh'ın sıfatlarından biri olup, yardım edenlerin en hayırlısı demektir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.95-Hulûl inancı ne demektir?
C.95-Başta Hinduizm olmak üzere, çeşitli beşerî nitelikli dinlerde, Allah'ın veya O'nun kudretinin bazı insanlara
ve varlıklara
geçtiğini, o varlıklarda da bu tür güçlerin ve özelliklerin mevcut olduğunu benimseyen inanç biçimidir.
Temeli beşerî kaynaklı dinlere ve bâtıl itikatlara dayanan bu sistem, İslâm tarihinde bazı bâtıl inanışlara da
geçmiştir. Akaidle
ilgili eserlerde bu tür inanışlar reddedilmiştir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.96-Husun ve Kubuh ne demektir?
C.96-Sözlükte "güzel ve çirkin, iyi ve kötü" anlamlarına gelen, husun ve kubuh tabiri, dünyada övgü ve yergiyi,
âhirette de
mükafaat ve cezayı gerektiren şey demektir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.97-İlhad ne demektir?
C.97-Çukur anlamındaki "lahd" kökünden gelen ilhâd, sözlükte haktan ayrılmak ve sapmak demektir. Dinî
literatürde ise ilhad,
Allah'ın varlığını ve birliğini inkâr etmek, hakikatten sapmak, inançsızlık ve dinsizlik gibi anlamlara gelmektedir.
İslâm'ın ilk
yıllarında dine ters düşen davranışlara ilhad denirken çağımızda ortaya çıkan bu tür hareketlere kelâm ve
felsefe açısından
ateizm denmektedir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.98-İlham ne demektir?
C.98-Sözlükte "yutturmak" anlamına gelen ilhâm, terim olarak, Allah'ın doğrudan veya melek aracılığıyla iyilik
telkin eden
bilgileri insanın kalbine ulaştırması, feyz yoluyla kalbe gelen özel bir anlam ve bilgi, kalbe konulan iyilik hissi,
hayır duygusu
demektir. İlhamın kaynağı Allah veya melektir. Veliler, ilhamı Peygamberlere vahiy getiren meleğin aldığı
kaynaktan alırlar.
İlham, bilgi kaynaklarını kullanmadan insanın zihninde (kalbinde) âniden ortaya çıkar. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.99-İstitâat ne demektir?
C.99-Sözlükte "güç, kudret, gücü yetmek ve yapabilmek" anlamlarına gelen istitâat, bir kelâm terimi olarak,
kulun irâdî fiillerini
gerçekleştirmesini sağlayan yetenek ve güç anlamında kullanılır. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.100-Levh-i mahfuz ne demektir?
C.100-levh-i mahfuz yüce Allah'ın olmuş ve olacak her şeyi tesbit ettiği bir kitap ya da bilgi hazinesidir. .(Dini
Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.101-Livâ-i hamd ne demektir?
C.101-Livâ-i hamd Hz. Peygamberin bayrağı ve sancağı anlamındadır. Livâü'l-hamd, şefaati kübra makamıdır.
Zira Hz.
Peygamber'e inanan ve onun sünnetini eksiksiz yerine getirenler, kıyamet gününde bu bayrağın altında
toplanacaklardır. .(Dini
Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)S.102-Melâike-i hazene ne demektir?
C.102-Cennetin kapılarında müminleri karşılayan, onlara iltifat eden melekler ile cehennemin kapılarında
kâfirleri karşılayıp
onları horlayan bekçi meleklere denir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.103-Melâike-i keribiyyûn ne demektir?
C.103-Keribiyyûn, şiddet ve hüzün anlamına gelen kerb kökünden türeyen kerûbî kelimesinin çoğuludur. Arşın
etrafında
bulunan meleklere verilen bir isimdir. (Mümin, 40/7, 9) Allah'tan çok korktukları için bu isim verilmiştir. .(Dini
Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.104-Melaike-i Mukarrabûn ne demektir?
C.104-Yaklaştırılmış, yakınlaştırılmış melekler demektir. Mukarreb melekler, şerefi, değeri ve fazileti itibariyle
Allah'a yakın olan
meleklerdir. Allah’ın arşını taşıyan ve arşın etrafında bulunan melekler, Cebrail, Mikail ve İsrafil mukarreb
meleklerdir. .(Dini
Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.105-Mutaffif ne demektir?
C.105-Eksik ölçmek, eksik ölçek ile vermek anlamındaki "tatfîf" kelimesinden türeyen bir isim olup, eksik
ölçen, eksik tartan
kimse demektir.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.105-Anid nedir?
C.105-Bile bile hakkı reddeden, azgın, doğru yoldan sapan, Allah'a itaat etmeyen, haddi aşan ve zorbalık yapan
kimse demektir.
.(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.106-Araf nedir?
C.106-cennetle cehennem arasındaki perdenin (sûr/duvar) yüksek yerleri demektir. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.107-Arasat ne demektir?
C.107-kıyâmetin kopmasından sonra diriltilecek olan insanların, dünyadaki inanç, söz, fiil ve davranışlarından
sorguya çekilmek
üzere sevk edilecekleri yerin adına denir. Bu mekâna mahşer ve mevkif de denir. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.108-Arş ne demektir?
C. 108-Gerçek içeriğini sadece Yüce Allah'ın bildiği, bütün âlemleri; yeri, gökleri, cenneti, cehennemi, sidreyi,
kürsiyi kaplayan
ilâhî taht ve hükümranlık demektir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.109-Cahim ne demktir?
C. 109-"Cahîm" Kur'ân'da zikri geçen yedi cehennemden biridir. Çok şiddetli ve sürekli yanan kızgın ateş, çok
sıcak yer
demektir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.110-Ashabı Cahim nedir?C. 110-Ashâb-ı cahîm tabiri, cehennem halkı, cehenneme atılacak kimseler
anlamına gelir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.111-Azazil nedir?
C. 111-İslâmî literatürde şeytan veya iblisin bir diğer adı olarak kullanılan azâzil kelimesi Kur'ân'da ve
hadislerde geçmez. .(Dini
Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.112-Bais ne demektir?
C.112- kıyamet kopunca ölüleri dirilten, kabirlerinden kaldırıp mahşer yerine sevkeden, uyarıcı ve müjdeci
olarak insanlara
peygamberler gönderen, kıyamette şahitler getiren demektir. Allah'ın bâ'is sıfatı vardır. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.113-Bari ne demektir?
C.113- Allah’ın bir ismidir. Yaratan, örneği olmadan varlıkları îcad eden demektir. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.114-Barr ne demektir?
C.114- Allah’ın bir ismidir. kullarına iyilik yapan, çok lütufkâr (latîf), çok merhametli (rahim), çok şefkatli (raûf)
demektir. .(Dini
Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.115-Basıt ne demektir?
C.115- Allah’ın bir ismidir. bâsıt, dilediğine rızkı bol veren demektir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.116-Berzah nedir?
C.116- ölümden sonra başlayan ve mahşerdeki dirilişe kadar devam edecek olan kabir hayatıdır. .(Dini
Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S. 117-BEYNE'L-HAVFİ VE'R-RECA ne demektir?
C.117- İnsanın korku ile ümit arasında olmasını ifade eden bir deyimdir. Kur'ân'da insanın Allah'ın azabından
korkması (Nûr,
24/52) ve rahmetinden de ümitvar olması (Bakara, 2/218) istenmiştir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.117- BEYTÜ'L-MA'MÛR ne demektir?
C.Sözlükte "îmâr edilmiş ev" anlamına gelen el-beytü'l-ma'mûr; yedinci semada melekler için inşa edilmiş, bir
geleni bir daha
gelmemek üzere her gün yetmiş bin meleğin ziyaret edip ibâdet ettiği bir mabeddir. .(Dini Kavramlar
Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.118- BURHAN-I İNNÎ ne demektir?
C.118-Eserden müessire ya da hadiselerden kanuna doğru götüren delildir. (Tüme varım) Mümkün olan bu
âlemin Yaratıcısına;
dumanın ise ateşe delil olması gibi. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)S.119-BURHAN-I LİMMÎ ne demektir?
C.119-Müessirden esere ya da kanunlardan hadiselere götüren delildir. (Tümden gelim) Ateşin dumana delil
olması gibi. Zira
ateş olunca dumanın çıkması beklenir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)
S.120-BURHAN-I TEMÂNU' ne demektir?
C. Kelam ilminde, Yüce Allâh'ın birliğini ispat vasıtalarından biri olan burhan-ı temânu', kâinatta birden fazla
yaratıcı olması
halinde nizamın bozulacağı esasına dayanan bir delildir. .(Dini Kavramlar Sözlüğü,D.İ.B.,yay.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder